Rojava’ya yönelik Türkiye destekli silahlı grupların katliamları
konusunda Türkiye’ye ‘kışkırtmayı bırak’ uyarısı yapan Kışanak, hükümete
‘ambargoyu kaldır’ çağrısı yaptı.
‘Eğer olmuyorsa biz yardımları
toplayıp Rojava Kürdistan sınırına yığılacağız’ dedi
ERMENİ KADINLAR, İŞÇİLER, CHP VE IRKÇILIK
BDP Eşbaşkanı Gültan Kışanak, partisinin grup toplantısında; işçi
haklarından madenci ölümlerine, Ermeni kadınlarına saldırılardan
CHP’lilerin ırkçı sözlerine, Rojava’ya ambargodan saldırılara, Paris
katliamının aydınlatılmasına kadar bir çok konuya değindi.
TÜRKİYE ÇETELERİ DOĞRUDAN DESTEKLİYOR
“Hükümetin, Türkiye’nin Rojava Kürtlerine ilişkin politikaları çok
daha vahim. Kışkırtıcı ve tehlikeli.” diyen Kışanak, “Rojava’da Esad
güçleri yok. Türkiye doğrudan Kürtlere karşı savaşan çetelere destek
veriyor. Serêkaniyê’deki saldırıların kaynağı Türkiye” dedi.
Yardımlarımızı alıp sınıra yığılacağız!..
Partisinin Grup toplantısında konuşan BDP Eşbaşkanı Gültan Kışanak,
gündemdeki gelişmeleri değerlendirdi. Suriye’deki gelişmelere dikkat
çeken Kışanak, AKP’nin Suriye’deki çetelere destek verdiğini ve bu
desteğin halkların geleceği açısından tehlikeli olacağını vurguladı.
Kışanak şöyle konuştu: “Türkiye’nin Suriye’deki Kürtlere ilişkin
politikaları çok daha vahim. Kışkırtıcı ve tehlikeli. Ceylanpınar’ın
karşı tarafında Serêkaniyê var. Aslında Ceylanpınar’ın da adı
Serêkaniyê’dir. Suni bir sınır var arada. Fakat son birkaç aydır
Türkiye’den gönderilen silahlı gruplarla çatışmalar çıkıyor. Bu silahlı
çete grupları Ceylanpınar’dan geçirilip Kürtlere karşı savaştırılmaya
teşvik ediliyor. Serêkaniyê’de Halk Meclisi var, YPG var, Kürtler var,
Araplar var. Serêkaniyê’de şu anki çatışmaların tek kaynağı Ceylanpınar
üzerinden götürülen silahlı çetelerdir.”
‘Çetelere hastane…’
“AKP hükümeti çok tehlikeli oynuyor” diyen Kışanak, “Çıkacak bir
savaşta bizim sizin evlatlarınız ölecektir. Türkiye halklarının bunda
bir çıkarı yoktur. AKP’nin bu politikası karşısında herkes durmalıdır.
Hükümetin izlediği Kürt karşıtı politikanın bir vesilesini bulup acaba
Türkiye’yi de müdahil edebilir miyim politikasını görüyoruz. Artık
Ceylanpınar halkının yaşadıkları hiçbir şekilde kabul edilemez duruma
gelmiştir. Havan mermileri, kurşunlar Ceylanpınarlıların evlerine isabet
ediyor. Son saldırılarda Ceylanpınar’da 6 kişi yaralanmıştır.
Ceylanpınar Devlet Hastanesi de bu çetelere tahsis edilmiştir, sivil
yurttaşlara kapatılıyor. Türkiye halkının bunu sorgulaması gerekiyor”
dedi.
Kapılar yardıma kapalı
Rojava’yı Gazze’ye benzeten Kışanak, “Rojava’da halk Gazze gibi
ambargo altında. Türkiye’nin tam 12 sınır kapısı var Suriye ile. Tamamı
insani yardıma kapalıdır, çeteci gruplara açıktır. Açıkça Gazze’deki
ablukanın bir benzerini yaşıyor Rojava. Çetelere her türlü silah
gidiyor; ama Serêkaniyê’ye Rojava’ya, insani yardım gitmiyor. Gelip
buradan bir torba un, bebek maması almasına izin verilmiyor” dedi.
Şimdiye kadar konuşarak sorunu çözmeye çalıştıklarının altını çizen
Kışanak, “Bu konuda sonuç almazsak Halk İnisiyatifi olarak, halk olarak
yardımları toplayıp o sınır kapılarına dayanacağız. Bu ambargo derhal
kaldırılmalı. Hiçbir yetkili bu 7 kentte bir torba un gönderdik diyemez.
Diğer bölgelere her şeyi gönderiyorlar; ama bu halkı cezalandırıyorlar.
Eğer Esad karşıtıysanız ambargoyu kaldıracaksınız” ifadesinde bulundu. 3
Şubat’ta Wêranşar’da (Viranşehir) yapılacak dayanışma mitingine de
değinen Kışanak, herkesin mitinge katılması gerektiğini belirtti.
Medyaya ve STK’lere de çağrıda bulunan Kışanak, Serê Kanî’ye
(Ceylanpınar) heyet gönderilmesini istedi.
Ölüm pahasına büyüme olmaz
Kışanak’ın gündeminde işçilerin sorunları ve iş cinayetleri de vardı.
Hey Tekstil işçilerinin direnişine dikkat çeken Kışanak, 420 işçinin
işten çıkarıldığını, ve kıdem tazminatlarının verilmediğini ifade etti.
“İş cinayetleri konusunda dünya birincisiyiz” diyen Kışanak, madencilik
sektörünün en önemli can kayıplarının olduğu alanlardan biri olduğunu
söyledi ve hükümetin ekonomi politikalarına tepki gösterdi.
‘Açıkça ırkçılıktır’
Konuşmasında CHP’li Güler’in sözlerine tepki göstererek devam eden
Kışanak, “Irkçı, ayrımcı aymaz bir cümle kurmuştur. Açıkça söylüyoruz bu
cümlenin kendisi ırkçılıktır. Bu ayrımcı ırkçı zihniyetle yüzleşmek
gerekir. Bu zihniyetin, faturasını herkes ödüyor. Bugün CHP’liyi
eleştirenler aynı şekilde Anayasa Komisyonu’nda eşit haklar istendiğinde
evet demiyorlar. Bu nedenle AKP de kendi politikalarını gözden
geçirmelidir.”
‘Saldırılar sistematiktir’
Samatya’daki Ermeni kadınlara yönelik saldırılara dikkat çeken
Kışanak, “Bu saldırılar sistematik ve oluş biçimlerine bakıldığında
nefret duygularıyla yapılan saldırılar olduğu ortaya çıkmıştır. Bu
ülkede Ermenilerin nasıl bu coğrafyadan silinmeye çalışıldığını, nasıl
katliamlara uğradıklarını, Türkiye’nin yakın geçmişinin kanayan yarası
olduğunu biliyoruz. Bu cinayetler bu ülke için bir utançtır” dedi.
Kaynak: ozgur-gundem.com – 30 Ocak 2013
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder