16 Kasım 2012 Cuma

Öcalan önderimiz, Kürtçe anadilimiz

Mersin’de konuşan Kışanak, “Bu direniş bizim direnişimiz.  Sayın Öcalan Kürt halkının önderi, Kürtçe anadilimizdir” dedi. İzmir’de de onbinler toplandı.

HERKES HER YERDE EYLEMDEYDİ

Dün halk yine her yerde  sokaklara çıktı. Erdoğan’ın sözlerine lanet yağdırdı. Mitinglere ve basın açıklamalarına izin vermeyen polisle  gün boyu çatıştı. Gösterilerin olduğu tüm iller sıkıyönetim görüntülerini aratmadı. İstanbul savaş alanına döndü. Adana’da kadınlar cezaevine yürüdü. İzmir ve Gever’de de binler meydana indi.

ON BİN TUTSAK GREVDE VİCDANLAR ALANLARDA

Mersin, İstanbul, İzmir, Antalya, Adana, Riha, Colemêrg başta olmak üzere milyonlar her yerde meydanları doldurdu. Erdoğan’a ‘Artık adım at. Artık çözümü kabullen ve Sayın Öcalan’la müzakereye başla’ diyen BDP Eşbaşkanı Kışanak, Sayın Öcalan Kürt halkının önderi, Kürtçe bizim anadilimizdir’ dedi. Mersin, İstanbul, İzmir, Adana ve Riha başta olmak üzere her yerde meydanlar doldu. Mersin, İzmir, Adana’da sokağa çıkan halk tutsakları ve tutsakların taleplerini sahiplenirken, İstanbul ve Riha’da ise halk, mitinglerini engelleyen polisle çatıştı. Mersin’de BDP Akdeniz ilçe binası önünde bir miting gerçekleştirildi. Mitinge BDP Eşbaşkanı gültan Kışanak, BDP Milletvekili Ertuğrul Kürkçü’nün yanı sıra binlerce yurttaş katıldı. Mitingte konuşan Kürkçü, AKP’nin barış yolunun açılmasına razı olmadığını söyledi.

Tek yol müzakere

Ardından konuşan Kışanak ise, Öcalan’a özgürlük talebinin, Kürt sorununun çözümünde en kilit ve en kritik talep olduğuna dikkat çekerek, “Kürt sorunu Kürt halkının iradesini dikkate alarak, diyalog ve müzakere yoluyla çözülebilecek bir sorundur. Devlet ve AKP hükümeti de bir dönem, niyetleri farklı olsa da, müzakere yolunu denemek zorunda kalmışlardır. Çünkü çözümün tek yolu müzakerelerdedir” dedi.

Kürt sorununun çözümsüzlüğünden kaynaklı olarak her gün ölümlerin yaşandığını ve Kürt sorunu üzerinden yapılan siyasetin mahkum edilmesi gerektiğini söyleyerek Başbakan Erdoğan’a, “Kürt sorunu üzerinden siyaset yapma. Artık adım at. Artık çözümü kabullen. İmralı sistemini ortadan kaldır ve Sayın Öcalan’la müzakereye başla” diye seslendi. Kışanak, açlık grevi eylemcilerinin taleplerinin kendi talepleri olduğunu vurgulayarak, “Artık kazanmak için meydanlarda olacağız. Bu talepler bizim taleplerimiz, bu direniş bizim direnişimiz. Sayın Abdullah Öcalan Kürt halkının önderi, Kürtçe bizim anadilimizdir” dedi.

Ömrün uzun olmayacak

Anadili ve kültürü yasaklayanların ömrünün uzun olmayacağını ve zalimlerin er ya da geç halkın iradesi karşısında yenilmeye mahkum olduğunu söyleyen Kışanak, “Bunu biz Irak’ta gördük. Esad rejimi nasıl yıkıldıysa, dünyadaki bütün diktatörlükler nasıl yıkıldıysa, Türkiye’deki tekçi zihniyet de yıkılmaya mahkumdur” şeklinde konuştu. Erdoğan’ın idama yönelik sözlerini de ırkçılık olarak değerlendiren Kışanak, “Milliyetçilik ve ırkçılık kuyusuna düşmüştür. O kuyudan kurtulmak için idam ipine sarılmaya çalışıyor. Ama şunu bilsin ki idam ipine sarıldıkça o kuyunun derinliklerine düşer. Biz buradan kendisine demokrasinin ve çözümün elini uzatıyoruz. Kurtulmak istiyorsa Kürt halkının elini tutsun. Kurtulmak istiyorsa İmralı sistemine son versin” dedi.

Serhildan daha da büyüyecek

BDP İstanbul İl Örgütü de tutsaklar için Fatih’te bulunan Aksaray Metrosu alanında kitlesel bir basın açıklaması düzenlemek istedi. Ancak polisin saldırısı üzerine İstanbul sokakları savaş alanına döndü. Polisin saldırısının ardından başlayan çatışma, çevre ilçelere de yayıldı. Uzun süre devam eden çatışmaların ardından DTK Eşbaşkanı Aysel Tuğluk, BDP İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel BDP İl Örgütü’ne gelerek basın açıklaması yaptı. Tuğluk konuşmaya hazırlanırken kitleye gaz bombası ve tazyikli suyla müdahale eden polis, grubu dağıtmaya çalıştı. Partililerden bazılarının il binasına girmesi üzerine polis binaya da biber gazı attı. Açıklamanın dışarıda yapılmasına izin verilmemesi üzerine il binası içinde basın toplantısı gerçekleştirildi. Tuğluk, Erdoğan’a seslenerek, “Bilsin ki bu halk baskı ve zulümle diz çökmez” dedi.

Cezaevlerinde bugün itibariyle açlık grevine giren tutsakların sayısının 10 bine ulaşacağını hatırlatan Tuğluk, “Cezaevlerinin talepleri insani ve yerinde taleplerdir. Biz cezaevlerinden bir tane tabutun çıkmasına izin vermeyeceğiz. Onların talepleri bizim taleplerimizdir bu böyle bilinsin. Yaşanacak ölümlerin tek sorumlusu Erdoğan olacaktır. Burada Erdoğan’ı insanlığa ve vicdana davet ediyoruz” diye seslendi.

‘Dünya konuşuyor’

Tuncel ise, “Erdoğan bu ülkeyi bu politikalarla artık yönetemez bunu bilmelidir” diyerek, “Başbakan haberin var mı senin, 67 cezaevinde direniş bayrağı açılmış. Erdoğan istediği kadar açlık grevlerini gündemine almasın dünya artık açlık grevlerini konuşuyor” dedi. Eylemde onlarca kişi gözaltına alındı.

İzmir’de binler hükümeti uyardı

BDP İzmir İl Örgütü önünde bir araya gelen binlerce kişi, Fuar Basmane Kapısı önüne kadar yürüyerek burada basın açıklaması yaptı. BDP İzmir İl binası önünden toplanan binlerce kişi, Basmane Meydanı’na doğru yürüyüşe geçti. Yürüyüşün ardından konuşan Fuat Mikailoğlu, AKP’nin tutumunu “ateşe benzin dökmek” olarak tanımladı. BDP Milletvekili Sırrı Sakık ise, açlık grevinde olan Kürt siyasi tutsakların “ana sütü kadar helal, anadilleri için” mücadele ettiklerini ifade ederek, “Kürt çocukları bu ülkeye barış gelsin, kan akmasın diye, Öcalan ile kesilen diyalog yeniden başlatılsın diye bedenlerini ölüme yatırdılar” dedi. Cezaevlerinde “kritik eşiğe” gelindiğine dikkat çeken Sakık, ölümlerin yaşanması halinde sokağın da, BDP’nin de buna tahammül edemeyeceğini söyledi.

Riha’da OHAL

BDP Girê Sor (Siverek) ilçe Örgütü tarafından yapılmak istenen mitingin yasaklanması yapılan basın açıklamalarıyla kınandı. BDP Girê Sor ilçe binası önünde bir araya gelen yüzlerce yurttaş, mitingin yasaklanmasını gerçekleştirdikleri basın açıklamasıyla protesto etti. BDP İlçe Başkanı İbrahim Halil Ayyıldız, “Siverek’teki olağanüstü güvenlik tedbirinin demokrasi ile bağdaşır bir yönü yoktur. ‘İleri demokrasi’nin ne olduğunu halkımız gün geçtikçe bu uygulamalarla daha iyi anlamaktadır. Biz özgürlüklerin demokratik alanın bu kadar daraltılmasını kabul etmiyor ve kınıyoruz” dedi.

Beklemek çözümsüzlüğü derinleştiriyor

Wan, Îdir (Iğdır), Erzerom, Çanakkale, Antalya merkez ile Bedlîs’in Tetwan (Tatvan), Mûş’un Milazgîr, Colemêrg’in (Hakkari) Gever (Yüksekova), Riha, Êlîh, Bedlîs, Dersim, Adana, Mêrdîn, Qoser, Nisêbîn, Kocaeli, Dîlok (Antep), Aydın, Meletî ve Amed ve Antalya’nın Alanya ilçelerinde açlık grevinde olan tutsaklar için yürüyüş, basın açıklaması ve dönüşümlü açlık grevi eylemleri gerçekleştirildi.

Onbinlerce kişinin katıldığı eylemlerde yapılan konuşmalarda, hükümet yetkililerinin duyarsızlığı protesto edilirken, tutsaklar için kamuoyuna duyarlılık çağrısı yapıldı. Başbakan’ın ölüm fermanına karşı dört bir yanda “Ölüm değil çözüm istiyoruz” diyenler, kurdukları demokratik direniş çadırlarında da hükümete tepkilerini dile getirdi.

Eylemlerde ve yapılan açıklamalarda polisin tavrına da  büyük tepki vardı. Tutsakların talepleri dikkat çekilen açıklamalarda duyarlı her insanın görevini yapıp, bu çağrılara kulak vermesi istendi. Açlık grevlerinin 55. gününe geldiğine ve bugün 10 bin tutsağın da başlayacağı süresiz dönüşümsüz açlık grevi eylemi için herkesin sesini yükseltmesi istendi. “Onbinlerce insan insan göz göre göre ölümün kucağına itilmektedir” diyen yurttaşlar, alanlardan ayrılmayacaklarını belirtti.

Direnişe sınırsız destek sürüyor

Avrupa’nın birçok ülkesinde tutsaklara destek eylemleri dün de sürdü. Eylemlerde tutsakların taleplerine sahiplenerek, Öcalan’a özgürlük istendi.

Fransa’nın Bordeaux kentinde yağışlı havaya rağmen yüzlerce Kürt’ün katıldığı miting düzenlendi. Avrupa Kamuoyu ve uluslararası kuruluşların bedenlerini ölüme yatıran tutsakların eylemine sessiz kılması kınanırken, tutsakların taleplerinin karşılanarak Kürt sorununda demokratik bir çözüm sürecinin başlatılması istendi.

Almanya’nın Thüringen eyaletinin başkenti Erfurt’da açlık grevi eylemcileriyle dayanışma yürüyüşü düzenlendi. Frankfurt kentinde de sekiz günlük bir çadır eylemi başlatıldı. Ulm kentinde başlatılan açlık grevi 4. gününe girerken önceki gün kent merkezinde bir yürüyüşle tutsaklara destek verildi. Ardından kent merkezinde bir miting gerçekleştirildi.

İtalya’nın Venedik ve Modena kentlerinde ise Öcalan’a Özgürlük kampanyası ve açlık grevlerine ilişkin stand açıldı.

Ayrıca Avustralya’nın Melbourne kentinde Victoria Eyalet Parlamentosu önünde, 300’den fazla Kürt tutsaklarla dayanışma eylemi gerçekleştirildi.

Innsbruck kentinde ise miting düzenlendi.Miting’de Öcalan’a Özgürlük kampanyası çerçevesinde imza da toplandı. Öte yandan Rusya’da yaşayan Kürtler, Saratov, Yarşov kentleri ardından başkent Moskova’da da dönüşümlü açlık grevi başlattı.

Kaynak: .firathaberajansi.org 05 Kasım 2012

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder