Şimdiye kadar yaptığımız etkinliklerde “Kürdistanlı Gençler” ismini kullandık.
Bu genel ve ulusal tanımlama bizleri yeteri kadar yansıtıyordu.Ancak bu
anlamlı isim farklı yorumlara ve bazı soru işaretlerine de neden
oluyordu. daha aktif bir mücadele için gerekli olan bazı organları
hayata geçirmek için; (04-12-2012) tarihinde yaptığımız toplantıda
“Tevgera Ciwanên Kurdistan” ismini alma kararı aldık.
Son yıllarda yaptıkları farklı ulusal içerikli eylemlerle Kürdistan
kamuoyunun dikkatini çeken Kürdistanlı Gençler, kamuoyuna yaptıkları bir
açıklama ile Tevgera Ciwanên Kurdistan adını aldıklarını belirttiler.
Hatırlanacağı gibi Kürdistanlı Gençler, Parlamento seçimlerini boykot ederek, Kürdistan Bayrağına EVET mührünü basmışlardı.
“2. Lozan’a Hayır” kampanyasını yürüten Gençler,
Kürdlerin devletleşme hakkının ötelenemeyeceğini ve hiçbir şekilde
pazarlık konusu edilemeyeceğinin altını çizmişlerdi.
Gençler, seçimlerden sonra Diyarbakır surlarına astıkları bir afişte BDP’li Milletvekillerine seslenerek “Bu ırkçı yemini Etmeyin” uyarısında bulunmuşlardı…
Gençler, Kızıltepe’de Melle Mistefa Berzani’yi anarak ulusal değerlere verdikleri önemi göstermişlerdi…
Tüm etkinliklerinde Kürdistan bayrağını taşıyan Gençler,
Batı, Güney ve Doğu Kürdistanlı hareketlerle diyalog geliştirerek,
onlarla dayanışma içine girerek ulusal ve bütüncül bir hareket olmanın
gereklerini yerine getirmişlerdi…
TCK’nin Kürdçe ve Türkçe yapılan açıklamalarını okuyucularımızla paylaşırken, bazı noktalara dikkat çekmek istiyoruz…
Birincisi; bağımsız ve yeni bir hareket olduklarını
ısrarla belirtmelerine rağmen Kürdistanlı Gençlerin birileriyle
ilişkilendirilmek istenmesi dikkat çekiciydi. Birileri “partimizin gençlik kollarıdır”
propagandasını yaparken, birileri de bu gençleri nasıl etkisiz hale
getiririz arayışına girdiler. Çünkü gençlerin ulusal çıkışı mevcut
yapıların sorgulanmasını sağlıyordu. Piyasada siyasi açıdan iş göremez
duruma düşmüş bazı eski şefler ve taban bulamayan hantal örgütler
gençleri etkilerine almak için türlü cambazlıklar yaptılarsa da bunda
başarılı olamadılar…
İkincisi; Gençlerin bireyselliğe, farklılıkların
birlikte yürümesine ve özgür bireye yüklediği anlam, birileri tarafından
(bilerek veya bilmeyerek) “örgütsüzlüğü savunuyorlar” eleştirilerine hedef oldu.
Oysa Gençler, yeni bir örgütlenme anlayışını savunuyorlardı.
Bu yeni anlayışta katı bir hiyerarşi yoktu.
Şef, Başkan, önder gibi emir verenler ve bu emirlere itaat edecek kadar bireyselliğini kaybetmiş insanlar yoktu.
Bireysellik, farklılıkların tek tipleşmesine izin vermezken,
toplumsal sorumluluk tepeden gelen emirlerle değil, gönüllü olarak
üstleniliyordu.
Bu yeni örgütlenme anlayışında ortak payda Kürdistan halkının
ulusal haklarıydı ve bu nedenle de inanç/inançsızlık, ideoloji, düşünce
ve başka farklılıklar birlikte hareket etmeye engel görülmüyordu.
Gençlerin yeni örgütlenme anlayışlarında klasik yönetme ve yönetilme ikilemi aşılıyor ve gönüllü birlikte yürüme esas alınıyor.
Kürdlerin devletleşme hakkını koşulsuz savunan TCK’nin var olan
ulusal damarla buluşarak ulusal kazanımlar yolunda çok önemli işler
yapacağına inanıyoruz…
Her türden entegrasyona hayır diyen ve Kürdlerin devletleşme hakkını
koşulsuz savunan tüm gençleri TCK ile birlikte mücadele etmeye; aynı
duyarlılığa sahip tüm Kürdistanlıları da TCK ile dayanışmaya ve destek
vermeye çağırıyoruz…
Özgür Bireyler Topluluğu olarak, Tevgera Ciwanên Kurdistan’a (TCK), ulusal mücadelede başarılar diliyoruz…
Kaynak: nasname.com (Özgür Bireyler Topluluğu) 07 Aralık 2012
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder