10 Aralık 2012 Pazartesi

Hıristiyanlar İçin’de En Güvenli Bölge: Kürdistan

Federe Kürdistan Bölgesi Hıristiyanlar için en güvenirli bölge. Kuruluşa göre Irak’tan Federe Kürdistan Bölgesine sığınan Hıristiyanların en büyük sorunu ise Kürtçe bilmemeleri.

“Open Doors” adlı kuruluşun son raporuna göre dünya çapında 100 milyon Hıristiyan tehlike altında yaşıyor. 50 tehlikeli ülkeler listesinin 31. sırasına Türkiye’yi koyan kuruluş, Türklerin Hıristiyanları “düşmanların ajanları” olarak gördüğünü bildirdi. Federe Kürdistan Bölgesi ise Hıristiyanlar için en güvenirli bölge. Kuruluşa göre Irak’tan Federe Kürdistan Bölgesine sığınan Hıristiyanların en büyük sorunu ise Kürtçe bilmemeleri.

1955 yılında kurulan “Open Doors”, dünya çapında dini inançlarından dolayı baskı gören Hıristiyanlara yardım eden ve uluslararası çalışan bir sivil toplum kuruluşu. Kuruluş yıllık olarak ise Hıristiyanlara yönelik lokal düzeyde yaşanan baskı ve şiddetten devletlerin politikasına kadar bir çok başlıkta “tehlikeli bölgeler” haritası çıkarıyor. 2011 haritasını açıklayan kuruluş, 50 ülkeyi ‘tehlikeli ülkeler’ listesine koydu.

Geçtiğimiz yıl olduğu gibi bu yıl da listenin birinci sırasında Kuzey Kore yer aldı. K.Kore’de hiç bir şekilde Hıristiyan inancına tahammül edilmediğini duyuran kuruluş, Hıristiyanların hapis ile ölüm cezasıyla tehdit edildiğini ve dini vecibelerini gizli şekilde yerine getirdiklerini bildirdi. Bu ülkede yaşayan 400 bine yakın Hıristiyan’ın ikinci sınıf görüldüğüne dikkat çeken kuruluş, 70 bin Hıristiyan’ın çalışma kamplarında esir tutulduğunu belirtti.

‘Tehlikeli ülkeler’ listesinde Kuzey Kore’yi ise sırasıyla şu ülkeler izledi: Afganistan, Suudi Arabistan, Somali, İran, Maldivler, Özbekistan, Yemen, Irak, Pakistan, Eritre, Laos, Kuzey Nijerya, Moritanya, Mısır, Sudan, Bhutan, Türkmenistan, Vietnam, Çeçinistan, Çin, Katar, Cezayir, Komorlar, Azerbeycan, Libya, Umman, Brunei, Fas, Kuveyt, Türkiye, Hindistan, Myanmar.

Hıristiyan dünyasının belli başlı dini günü Neol öncesi açıklanan “Open Doors”un bu yıllık raporunda İran, Türkiye, Suriye, Irak ve Kürdistan bölgesine ilişkin dikkat çeken bilgiler özetle şöyle:

İRAN’DA FARSÇA DUA YASAK!

Geçen yıl listenin ikinci sırasında yer alan İran, bu yıl beşinciye sıraya geriledi. Fakat hala İran’da Hıristiyanlık azınlık baskı altında. 2005 yılında muhafazakarların iktidara gelmesiyle başlayan baskılar, hayatın her alanında sürüyor. Ermeni ve Asuri Hıristiyanların yaşadığı bu ülkede kiliseler rejimin yakın takibinde. İslam dininden çıkmanın yasak olduğu İran’da Hıristiyan olanlar ise Şeriat rejimi tarafından ölüm cezasıyla tehdit ediliyorlar.

460 bin Hıristiyan’ın yaşadığı tahmin edilen İran’da bu dinden olanlar sadece televizyon ve internet üzerinden dini kültürlerini takip edebiliyorlar. Ermeni ve Asuriler ise sadece kendi dillerinde dini vecibelerini yerine getirmelerine izin veriliyor, kilise ile ibadethanelerde Farsça kullanmaları kesinlikle yasak. 2010′nun sonundan 2011 yılının başına kadar ise İran’da 200 Hıristiyan tutuklandı.

TÜRKİYE’DE ‘DÜŞMAN’ GÖRÜLÜYORLAR

Türkiye Cumhuriyet’inin uluslararası anlaşmaları imzalamasına rağmen pratikte Hıristiyanlar eşit değil. Hıristiyanlık, Türk milliyetçiliğinin ise en önemli saldırı noktası. 100 bin Hıristiyan’ın yaşadığı tahmin edilen bu ülkede Hıristiyanlar ‘düşman güçlerin ajanı’ olarak görülüyor. Malatya’da öldürülen 3 Hıristiyan’ın davası ise hala sonuçlanmış değil.

AKP hükümetinin Avrupa Birliği üyeliği yolunda başlattığı reformlar ise hayata geçirilmedi, Hıristiyanlara verilen sözler tutulmadı. Hükümet, sadece Ermeni ve Yunan-Ortodoks kilisesini resmi olarak tanıyor. Toplum içinde ise Hıristiyanlar “düşman güçlerin ajanı” ve “vatan haini” olarak görülüyorlar. Aynı şekilde basın ile siyaset dünyasında da Hıristiyanlara yönelik nefret ve ırkçı söylemler var.

Kilise inşasına ise izin verilmiyor. Dini okulların açılması ve seminerlerin verilmesi de yasak. Devlet dairelerinde çalışan Hıristiyanlar, dinlerinden dolayı baskı görüyor. Aynı şekilde Hıristiyanlar, işlerinden olabiliyor. Kilise ve dini cemaate girenler “koruma ve can güvenliğinizi sağlıyoruz” gerekçesiyle yakın polis-istihbarat takibinde. Kiliselere girip-çıkanlar ise hem polisler ve hem de ırkçılar tarafından taciz ediliyor.

SURİYE’DE TEHLİKE ÇANLARI ÇALIYOR!

Mısır’dan sonra 1,9 milyon ile Ortadoğu’da en fazla Hıristiyan’ın yaşadığı Suriye’de Hıristiyanlar için tehlike çanları çalıyor. Esad rejimine yönelik başlayan protestolar ve şiddet olaylarında artık Hıristiyanlar hedefte. Çünkü muhalif radikal İslami gruplar, Hıristiyanları Esat rejiminin taraftarı görüyor. Şimdiye kadar Arap ülkeleri arasında Hıristiyanların özgürce yaşabildikleri tek ülke olan Suriye’de bu durum iç savaşın patlak vermesiyle tersine dönebilir.

EN BÜYÜK KAÇIŞ IRAK’TAN

Irak, 2 bin tarihiyle Hıristiyanlığın en eski toprakları. 1990′lı yılların başında 1 milyondan fazla Hıristiyan’ın yaşadığı Irak’ta bu rakam 2003 yılında 550 bine düştü. Irak savaşından en fazla etkilenen grupların başında gelen Hıristiyanların yarısı bu ülkeden kaçtı. Geride kalan 300 bin civarında Hıristiyan ise büyük bir korkuyla yaşıyor.

Hıristiyanlar kaçırılıyor, işkence görüyor, kiliseleri bombalanıyor. 2005′teki yeni Irak anayasasında belirtilen özgürlüklere rağmen Hıristiyanlığa geçmek ise hala suç. Batıya ve ABD’ye kızanların ilk hedefi ise maalesef bu ülkede yaşayan Hıristiyanlar oluyor. Hıristiyanlara yönelik en büyük saldırı ise Ekim 2010′da Bağdat’ta bir kilisenin bombalanmasıydı. Buradaki saldırıda 58 kişi hayatını geçmişti. 2004 yılından ise 71 kilesinin saldırıya uğradığı belirtiliyor.

KÜRTÇE BİLMEMELERİ EN BÜYÜK SORUN!

Federe Kürdistan Bölgesi ise Irak’tan kaçan Hıristiyanlar için güvende oldukları tek bölge. Kürdistan Federe Bölge Yönetimi sınırları içerisinde 160 bin Hıristiyan’ın yaşadığı tahmin ediliyor. Bu topraklarda zaten 4 bin yıldır Asuri ve Keldaniler yaşıyordu. Federe Kürdistan Bölgesinde yaşayan Hıristiyanlara en yönelik tek saldırı geçtiğimiz yılın Aralık ayında bazı radikal İslami grupların Hıristiyanların işyerlerini yakmasıydı.

Federe Kürdistan Bölgesine sığınan Hıristiyanlar ise buraya yerleşmiş ve yeni bir hayat kurma çabasındalar. En büyük sorunları ise meslek eğitimlerinin, diplomalarının burada tanınmaması ve Kürtçe bilmemeleri. Zira bölgenin resmi dili Kürtçe ve buraya sığınan Hıristiyanlar kendi anadilleri dışında sadece Arapça biliyorlar.

Kaynak: haberdiyarbakir.com 10 Aralık 2012

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder