8 Nisan 2013 Pazartesi

3. Ulusal Gençlik Konferansı Sonuç Bildirgesi Açıklandı

gençlik
Batı Kürdistan’ın Rimelan kentinde 26-29 Mart tarihleri arasında düzenlenen 3. Ulusal Gençlik Konferansı’nın sonuç bildirgesi açıklandı.

Öcalan’ın özgürlüğü için mücadele vurgusunun yapıldığı bildirgede, ulusal Kongre’nin düzenlenmesi, Güney ve Batı Kürdistan’daki kazanımların savunulması için ortak mücadelenin yükseltilmesi kararına ulaşıldı. 

Bildirgede İran rejiminin gençler ve kadınlara karşı yürüttüğü saldırılara da dikkat çekildi.

İlki 16-17 Mart 2011 tarihleri arasında Diyarbakır’da, ikincisi 15-17 Mart 2012 tarihleri arasında Hewler’de yapılan Ulusal Kürt Gençlik Konferansı’nın 3’üncüsü Batı Kürdistan’ın Rimelan kentinde 26-29 Mart tarihleri arasında gerçekleşti. Kürdistan’ın dört parçası ve yurtdışından 60 gençlik örgütü adına 260 delegenin katıldığı konferansta önemli kararlara ulaşıldı.

Ulusal Kongre’nin düzenlenmesi için Kürt gençlerinin tüm siyasi güçler üzerinde baskı oluşturmasının kaydedildiği bildirgede Güney ve Batı Kürdistan’daki kazanımlara dikkat çekildi. “Kürdistan’ın hangi parçasından olursa olsun, her parti, dar partisel politik çıkarları düşünmeksizin Batı Kürdistan’daki halk devrimine destek vermeli” denildi. ‘ulusal çıkarları gözetmeyen, uluslar arası ve bölgesel güçlerin çıkarlarına hizmet eden’ partiler de kınandı.

19 TEMMUZ DEVRİMİ KÜRT HALKININ KAZANIMIDIR

“Batı Kürdistan’daki 19 Temmuz devrimi, Kürdistan halkının kazanımı, bir değeridir. Bu devrimin kazanımları Bütün Kürdistan gençleri tarafından korunmalıdır” vurgusunun yapıldığı bildirgede Kürt Yüksek Konseyi’nin Batı Kürdistan halkının siyasi iradesi olduğunu bir kez daha vurgulandı. “Konsey Kürdistan’ın 4 parçasından destek görmeli” denilen bildirgede, Konsey’in aktif olabilmesi için ENKS ve Rojava Halk Meclisi’nin rollerini oynaması istendi.

KONSEYE BAĞLI OLMAYAN SİLAHLI GÜÇLERİ MEŞRU GÖRMÜYORUZ

Yüksek Kürt Konseyi’ne bağlı olduğunu ilan eden YPG’nin de Kürtlerin meşru savunma gücü olduğunun altı çizilirken, YPG’nin içinde yer aldığı Konseye bağlı Uzman Askeri Kurul’un aktifleşmesi gerektiği kaydedildi.
“Biz Kürt gençleri olarak, Kürt Yüksek Konseyi’ne bağlı Uzman Kurul’un şemsiyesi altında yer almayan silahlı güçleri meşru görmüyoruz, bu yöndeki çabalar düşmanca tavırlardır ve Kürtlerin kazanımlarına (çıkarlarına) karşıdır” ifadesi yer aldı.

Bildirgede ayrıca, “Batı Kürdistan’ın coğrafyasını ve toprağını pazarlık konusu yapan siyasi Kürt güçlerini kınıyoruz. Bu konu bizim kırmızı çizgimizdir. Kürt gençleri olarak ne şekilde olursa olsun, dış göçlerin Batı Kürdistan’a müdahalesini, Kürdistan’ın işgali gibi görüyor ve buna karşı mücadele ediyoruz” denildi.

GÖÇ EDEN GENÇLERE GERİ DÖNÜN ÇAĞRISI

Ekonomik ve güvenlik nedeniyle Rojava’dan diğer parçalara ve ülkelere göç eden gençlere de topraklarına geri dönmeleri çağrısında bulunan konferans bildirgesinde, “Batı Kürdistan’da eğitim sisteminin oturtulması için diğer parçalardan eğitim kurumlarının destek vermesi, Kürtçe eğitim için var olan yapının güçlendirilmesi” yönünde bir maddede yer aldı.

KONFERANSTAN ÖCALAN’A DESTEK

3. Gençlik Konferansı Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın başlattığı çözüm sürecine de destek verdi. “Kürt gençleri olarak, Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan’ın ve bütün tutsakların özgürlüğü için mücadele ediyoruz ve bunu ahlaki bir görev biliyoruz” denildi.

Kürt gençlerinin bu kritik ve hassas süreçte öncülük rollerini oynamaları çağrısında bulunan bildirgede devamla şöyle denildi: “Kürt gençleri olarak Demokratik bir Kürdistan için köhne ve ataerkil zihniyete karşı mücadele ediyoruz, kapitalist moderniyete karşı kürt kültürünün gelişmesi, ahlaki ve politik toplumun inşası için kararlılığımızı belirtiyoruz. Gençleri hedef alan din, mezhep, ideolojik saldırı ve yönelimlere karşı mücadele kararlılığımızı yineliyoruz.”

Konferans delegeleri Paris Katliamı’nı da kınadı. Bildirgede konuyla ilgili “Üç kadın arkadaşı (Sakine Cansız, Fidan Doğan ve Leyla Şaylemez) , Leyla Qasim gibi Kürt kadınının öncüleri olarak görüyoruz. Olay aydınlatılıncaya kadar, Fransa devletini sorumlu olarak görüyoruz” ifadesi yer aldı.

DOĞU KÜRDİSTAN’A İLİŞKİN KARARLAR

Konferansta Doğu Kürdistan parçasına ilişkin yürütülen tartışmalar bildirgede ifadesini buldu. İran İslam rejiminin politikalarına karşı gençlerin bilinçlendirilmesi, idam ve yozlaşmaya karşı mücadelenin yükseltilmesi kararına ulaşıldı.

Ayrıca başta İran olmak üzere Kürdistan’ı egemenliği altında bulunduran tüm ülkelerde kadın kırımına karşı da bir madde yer aldı. Recm, idam, fuhuş, berdel, iki evlilik, erken evlilik, şiddet gibi kadın kırımı uygulamalarının tümüne karşı kadın özgürlüğü mücadelesinin yükseltilmesi maddesi bildirgede yer aldı.

16 MART DÜNYA SOYKIRIM GÜNÜ OLARAK TANINSIN

Güney Kürdistan parçasına ilişkin ise,  “Biz Kürt gençleri olarak Güney Kürdistan’dan koparılan bölgelerin yeniden Kürdistan’a bağlanmaları için ve Irak Anayasa’sının 140. maddesi uygulanması için mücadele edeceğiz” denildi.

Ayrıca Halepçe ve Enfal’in soykırım olarak tanınması. 16 Mart’ın ‘uluslarararası soykırım günü’ olarak kabul edilmesi istendi.

15 Temmuz 2007’de Şengal’de Kürt Ezidilere dönük saldırı bir kez daha kınandı.

Bildirgenin sonunda Kürtler arası iç savaşın bir daha tekrarlanmaması, tüm siyasi partilerin kardeş kavgası karşısında durması gerektiği vurgulandı.

Eğer bir yıl içinde Gençlik Konfederasyonu’nun oluşmaması halinde 4. Ulusal Kürt Gençlik Konferansı’nın Ranya’da toplanması kararlaştırıldı.

Kaynak: firatnews.biz 29 Mart 2013

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder